Kelime kaybıyla başlıyor! Sessiz tehdit: Primer Progressif Afazi

Dil Yetisi Kaybı Yavaş ve İlerleyici Bir Şekilde Ortaya Çıkıyor!

Bilinen birincil ilerleyen dil kaybı olan Primer Progresif Afazi (PPA), genellikle konuşma ve dil becerilerini etkileyen nadir bir nörolojik hastalıktır. Prof. Dr. Sultan Tarlacı tarafından yapılan açıklamaya göre, bu hastalık Alzheimer gibi diğer demans türlerinden farklı olarak dil işlevlerinde bozulmalarla başlar ve zamanla diğer bilişsel alanlara da yayılabilir. PPA’nın en önemli özelliği, dil becerilerinde yavaş ve ilerleyici bir bozulmanın görülmesidir. Genellikle dil üretiminde veya anlama becerilerinde ortaya çıkan bu bozulmalar, hastalığın belirgin belirtileridir.

PPA, Psikiyatrik Konuşma Bozukluğundan Ayırt Edilmelidir!

Prof. Dr. Sultan Tarlacı, PPA’nın genellikle psikiyatrik konuşma bozukluğuyla karıştırıldığını ve hastaların psikolojik nedenlerle konuşmak istemediği şeklinde yanlış anlaşılabildiğini belirtti. Hastaların dil ve konuşma becerilerinde yaşanan zorluklar, uzun süre psikiyatrik sorunlar olarak değerlendirilebilmektedir. Bu nedenle doğru tanı ve erken müdahale çok önemlidir.

Erkeklerde Kadınlardan Daha Sık Görülen PPA!

1982 yılından bu yana tanımlanan Primer Progresif Afazi (PPA), erkeklerde kadınlardan iki kat daha fazla görülmektedir. Hastalık, genellikle dil yetisi kaybıyla başlar ve ilerledikçe diğer bilişsel fonksiyonları da etkileyebilir. PPA hastaları, karmaşık işleri yapabilir ancak dil ve konuşma becerilerinde zorlanabilirler. Bu nedenle erken teşhis ve uygun tedavi oldukça önemlidir.

Empati ve Duygusal Destek PPA Hastaları İçin Önemli!

PPA hastalarının yaşadığı zorlukları anlamak ve onlara destek olmak için empati ve sabır göstermek çok önemlidir. Hastalar genellikle iletişim zorlukları yaşar ve bu durumda psikolojik destek de gerekebilir. Dil ve konuşma terapistleri, hastaların belirtilerini değerlendirerek uygun tedavi planları geliştirebilirler.

TMU PPA Tedavisinde Etkili Bir Yöntem Olabilir!

Transkraniyal Manyetik Uyarım (TMU), beyindeki sinir hücrelerinin aktivitesini modüle ederek dil ve konuşma becerilerini iyileştirmeyi amaçlayan bir tedavi yöntemidir. PPA gibi dil ve konuşma bozukluklarında uygulanabilen TMU’nun, hastaların yaşam kalitesini artırabileceği ve bilişsel işlevleri destekleyebileceği düşünülmektedir. Uzmanlar, hastaların belirtilerini değerlendirerek en uygun tedavi stratejilerini belirleyebilirler.

Related Posts

Yapay güzellik algısı yeme bozukluğuna sebep oluyor!

Prof. Dr. Esra Çöp, ergenlik çağındaki gençlerde hızla artan ‘Anoreksiya nervoza’ vakalarının en çok 14-18 yaş arasında ve kız çocuklarında görüldüğünü söyledi. Prof. Dr. Çöp, “Sosyal medyada yapay, gerçekçi olmayan ideal bir beden algısı yaratılıyor. Çocuklar da bu bedene ulaşmak için beslenmeleriyle ve yemeleriyle ilgili çok fazla oynuyorlar açıkçası. Yeme bozukluğu, sadece bir zihin ya da mide meselesi değil aynı zamanda gelişimi durduran, hayati risk barındıran bir durum” dedi.

Kulak İltihabı Nasıl Geçer?

Kulak iltihabı hakkında bilgi veren uzmanlar, rahatsızlığın su teması ile rattığını ifade ederek, yanlış temizleme alışkanlıkları hakkında uyardı. 

Sinsi ilerlediği için griple karıştırılabiliyor! Sessiz kalp krizinde 7 belirtiye dikkat

Kalple ilgili sağlık problemlerinin bazen sinsi ilerleyebileceğinden bahseden Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Nevrez Koylan, sessiz kalp krizinin 7 belirtisini açıkladı.

Kurban Bayramı’nı gebe olarak karşılayanlara önemli uyarılar: Ette porsiyona ve pişirmeye dikkat

Uzmanlar, hamilelerin Kurban Bayramı’nda günlük ortalama 90 ile 120 gram arasında kurban eti tüketmesi gerektiğini belirtti. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Hediye Dağdeviren, “Hamilelere kurban etini 1 porsiyon şeklinde günlük ortalama 100 gram olarak tüketmesini öneriyoruz” dedi.

Sağlıklı bir bayram için uzmanlardan beslenme tavsiyeleri

Sağlıklı bir bayram için uzmanlardan beslenme tavsiyeleri

Salatanız topraktan vücudunuza mikroplastik taşıyor olabilir

Bilim adamları, tarım topraklarında biriken mikroplastiklerin ve içerdikleri zararlı kimyasalların sebze ve tahıllar yoluyla insan vücuduna geçtiğini ortaya koydu. Bu durum, hem mahsul verimini hem de insan sağlığını tehdit ediyor.